Safran;
sonbaharda çiçek açan bir çiğdem türüdür. Anavatanı Pakistan, Hindistan
olan safran, Anadolu’da Hititler döneminden bu yana yetiştirilmekte ve
kullanılmaktadır. Safran,
dünyanın en pahalı baharatıdır. Bunun
en önemli sebebi, yetiştirilmesinin zorluğudur. Yarım kilo safran, ortalama 80
bin çiçekten üretilebilmektedir. Fiyatı da buna bağlı olarak oldukça yüksektir. Ağustos ve eylül aylarında ekilen, ekim ve kasım aylarında hoş
kokulu mor çiçekler açan, sabah erken saatlerde güneş doğmadan hemen önce
toplanan safran, boya sanayisi, yemek, kozmetik, ilaç ve gıda endüstrisi gibi
alanlarda kullanılıyor. Çok
hoş bir kokuya sahiptir. İplikleri eşsiz bir kokuya sahiptir ve hafif lezzetli
bir sertlikte, keskin bir tadı vardır.
Ağız yoluyla yüksek miktarlarda alındığında zehirlenmeye,
cilt, göz, mukoza zarlarında sararmalara, kusma, baş dönmesi, kanlı ishal,
burun, dudaklar ve göz kapaklarında kanama ve uyuşmaya neden olmaktadır. 12-20
gram gibi dozlar ölüme neden olur. Depresyon ve Alzheimer gibi rahatsızlıklarda
günlük kullanım 30 mg'ı geçmemelidir." Safran alerjisi oldukça nadir olarak görülür
ancak özellikle astım şikayeti olanlarda alerjik etki yarattığı vakalar
görülmüştür.
Çok güçlü bir koku ve
renk vericidir. Safranın rengi, yiyeceklere parlak sarılık katar. Şekerlemeler
ve likörlerde de sıklıkla safran bulunur. Bazı balık ve deniz mahsulleri
yahnilerinde, pilavlarda ve sütlü-pirinçli tatlılarda kullanılır. Çok pahalı
olduğu için bazen yerine zerdeçal kullanılır. Yumurta sarısı ile karıştırılıp
çıbanlara konursa faydası görülür. Bal ile macun yapılırsa kumları dökmeye
yardımcı olur. Günlük kullanım 0.5 – 1 gr. geçmemelidir.
Tadı da biraz keskin ve samansıdır. Safran aynı zamanda biberiye, adaçayı ve defne
yaprağı ile oldukça uyumludur. Safran aynı zamanda pirinç yemeklerini,
pastaları, tereyağını, peyniri, et ve balık yemeklerini, çorbaları ve sosları
renklendirmek için kullanılır.
Örneğin; iki su
bardağı pirinç ölçüsünde pilavı pişirdikten sonra safran, pilav tenceresine
ilave edilir ve karıştırılır. Safran lifleri elbette pilav'a doğrudan
karıştırılmaz. Onun için, 3-4 adet tel safran lifi iki yemek kaşığı ılık su
içerisinde ıslatılır ve pilav piştikten sonra bu su pilava katılır.
Safran
çayının yapılmasıda aynı yöntemledir. 1 Su bardağı sıcak su içerisine 2-3 adet
safran lifi katılır ve 5 dakika bekletildikten sonra çay servise hazırdır.
Safran’ın
Faydaları
·
İştah açar. Vücuda kuvvet verir.
·
Hafızayı güçlendirir.
·
Sinir zayıflığını giderir. Sinirleri uyarıcı etkisi
ile vücuda dinçlik ve kuvvet verir.
·
Kokusu yatıştırıcı ve rahatlatıcıdır.
·
Ciltteki kaşıntıları ve sivilceleri giderir.
·
Rahim hareketlerini arttırır. Adet sancılarını
azaltmakta da etkilidir. Aybaşı gecikmelerinde faydalıdır. Rahim kaslarını
uyararak adet söktürücü etki gösteren safran, bu özelliği ile düşüğe de sebep
olabileceği için hamileler tarafından kullanılmamalıdır.
·
Uyarıcı etkisi ile cinsel isteği de arttırır.
·
Diş etlerini kuvvetlendirir ve dişeti ağrılarını
azaltır.
·
Safranın karaciğer hastalıklarında da faydası görülür.
·
Öksürük, bronşit ve astımda faydalıdır. Ateşi düşürür
ve öksürüğü keser. Bu özelliği ile özellikle astım ve bronşitte faydalıdır.
Ateşi düşürür ve öksürüğü keser.
Safranın karaciğere iyi
geldiği kanıtlanmıştır. Modern tıp, safranın kalbi düzenleyen etkisini öne
sürmektedir. Afrodizyak etkisi vardır, spazma karşı, uyarıcı ve kalp
güçlendiricidir.
Safran çayının ve safran
baharatının en sık kullanıldığı alan hafif ve orta dereceli depresyon
tedavisidir.
Safran çayı geleneksel
olarak sedef hastalığı tedavisinde kullanılır. Gerçek safranın ağrıyı
hafifletici ve enfeksiyonu önleyici özellikleri bulunmaktadır
KANSERLİ TÜMÖRÜ KÜÇÜLTÜYOR
Her yıl dünyada 7.5 milyon insan hayatını kanserden kaybediyor. Bitkisel özler, kanserden korunma ajanlarının gelişimi için temel kaynaklardan biri olmuştur. Bilimsel araştırmalar; safran özü ve ana aktif bileşenlerinin, anti-kanser ilacı Cisplatin'in yan etkilerini azalttığını, tümörü küçülttüğünü ve tümör yayılmasını bastırdığını göstermiştir.
Her yıl dünyada 7.5 milyon insan hayatını kanserden kaybediyor. Bitkisel özler, kanserden korunma ajanlarının gelişimi için temel kaynaklardan biri olmuştur. Bilimsel araştırmalar; safran özü ve ana aktif bileşenlerinin, anti-kanser ilacı Cisplatin'in yan etkilerini azalttığını, tümörü küçülttüğünü ve tümör yayılmasını bastırdığını göstermiştir.
SARI NOKTAYLA SAVAŞTA DA
ETKİLİ
Safranın bir başka yararı da, göz hastalıklarının ilerleyişini yavaşlatabilmesidir. Geleneksel halk hekimliğinde safran kullanmak; ağrı, kötü sindirim, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, solunum sistemi hastalıkları ve Alzheimer gibi birçok rahatsızlıklarda çare olabilecek bitkisel bir yaklaşım olarak gösterilmiştir.
Safranın bir başka yararı da, göz hastalıklarının ilerleyişini yavaşlatabilmesidir. Geleneksel halk hekimliğinde safran kullanmak; ağrı, kötü sindirim, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, solunum sistemi hastalıkları ve Alzheimer gibi birçok rahatsızlıklarda çare olabilecek bitkisel bir yaklaşım olarak gösterilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder